|
New Page 1
|
 |
|
-
Osmanlı döneminin görkemli ve canlı
bir liman kenti olan Yafa, bugün, 19. yüzyılda başlayıp 20.
yüzyılın ilk yarısında yoğunlaşan Yahudi göçleri ile kısa sürede
büyüyüp modern bir kent oluveren Tel Aviv’in banliyö mahallesi
haline dönüşmüş. Önceleri Yafa’nın yanı başında bir göçmen köyü
olarak kurulan Tel Aviv, hızla gelişip İsrail’in Başkenti
konumuna geçtikten sonra, iki şehir birleştirilmiş ve 1950
yılında kentin adı Tel Aviv-Yafa olarak değiştirilmiş.
-
-
-
Günümüzde, sanatçıların yaşamak
için tercih ettikleri bir kültür ve turizm alanı olan Yafa’nın
geçmişi milattan çok öncelere gidiyor. Efsaneye göre tufandan
sonra Nuh’un oğullarından biri, göz kamaştırıcı bir tepe
keşfetmiş, oraya yerleşmiş ve adını Yafa koymuş. ‹branicede
“güzel” demek.
-
-
Eskiden beri önemli bir liman
kenti olan Yafa, 19. Yüzyılın sonlarında demiryolu hattına
kavuşunca daha da önem kazanmı ş ve Kudüs'ün de limanı olmuş.
Zaten, Kral Salomon da, mabedini inşa ederken kullandığı Lübnan
sedirlerini önce deniz yoluyla Yafa’ya, oradan da Kudüs’e
getirtirmiş. O dönem Akdeniz’in önemli limanlarındanmış.
-
-
Yafa’dan çağlar boyunca kimler
geçmemiş ki: Mı- sırlılar, Filistinliler, Yahudiler, Persler,
Büyük ‹skender, Suriyeliler, Makkabeler, Romalılar, Kral Herod,
Müslümanlar, Haçlılar, Aslan Yürekli Richard, Memlükler,
Napoléon Bonaparte, Türkler, İngilizler...
-
-
Kent merkezinde Osmanlı döneminden
kalma yapılar var. Kalesinde toplar, saat kulesi, Bahriye Camii
ve Mahmudiye külliyesi bütün ihtişamı ile varlığını koruyor.
Kesme taş evleri, Arnavut kaldırımlı daracık sokakları, ünlü
bitpazarı, kebapçıları, nargilecileri ile artistik ve turistik
çok sıcak bir mahalle burası. Gan Hapisga bölgesi, restoranları,
sanat galerileri, butikleri ile oldukça canlı bir yer. En
önemlileri Saint- Pierre kilisesi ve Saint Louis manastırı olmak
üzere Hıristiyan sit alanları da mevcut. Ayrıca, Ermeni
Kilisesi, Sefarad ve Eskanazi anıtları... Öte yandan, Eski
Eserler müzesi, neolitik çağdan bugüne şehri anlatıyor.
|
SARAY KONAĞI |
|
 Yafa’da,
Sultan II.Abdülhamid’in tahta çıkışının 25. yılını kutlamak için,
Yafalı lar bir saat kulesi inşa etmişler. Bu görkemli saat kulesinin
bulunduğu meydanda, Yafa’nın en büyük camii olan Mahmudiye Camii ile
eski kışla binasının tam karşısında “Saraya Building” ismiyle anılan
yıkık bir konak var.18.yüzyılda yapılan bu bina, Türk valisinin
karargahı, yani “Mutasarrıflık” olarak kullanılmı ş. 1918 yılında,
Türkler bölgeden çekildikten sonra idareyi ele alan İngiliz
Manda
yönetimi sırasında, bina fakir çocuklara yemek verilen bir
imarethane olarak kullanılmış. 1940’lı yıllarda ise, aşırı bir
Yahudi terör örgütü binayı bombalayarak ağır tahribata uğraması na
neden olmuş. “Saraya Building” şimdi restore ediliyor. İsrail ve
Türk Makamlarının ortak kararıyla ve Tel Aviv’deki Türkiye
Büyükelçiliğinin denetiminde yapılan restorasyonla bina eski haline
dönüştürülecek ve “Yafa Türk Kültür Merkezi” olarak kullanılacak.
Restorasyon çalışmaları İsrail’de 13 yıldır faaliyet gösteren yerel
makamların tüm saygısını kazanmış olan “Yılmazlar İnşaat Grubu”
tarafı ndan gönüllü olarak yapılıyor.
|
|
SAYFA
GÖRÜNÜMÜ >> |
Geri |
Anasayfa |
|
|